Okulum Benim
Daha İyi Hizmet İçin Üye olunuz

Join the forum, it's quick and easy

Okulum Benim
Daha İyi Hizmet İçin Üye olunuz
Okulum Benim
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

En son konular
» Anadolu Üniversitesi
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyCuma Kas. 19, 2010 3:10 pm tarafından Admin

» Öneri Ve Görüşleriniz
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 12:48 pm tarafından DARK

» Sofistler
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 12:35 pm tarafından albeni

» TÜRKİYE'NİN BAŞLICA OROJENİK OLAYLARI VE PALEOCOĞRAFİK EVRİMİ
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 12:34 pm tarafından albeni

» Aşkta totalitarizm
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 12:06 pm tarafından DARK

»  Militarizm
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 12:04 pm tarafından DARK

» Akdeniz Üniversitesi
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 11:56 am tarafından DARK

» Adnan Menderes Üniversitesi
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 11:50 am tarafından DARK

» Abant İzzet Baysal Üniversitesi
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 11:50 am tarafından DARK

» üniversite rehberi
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 11:47 am tarafından DARK

» Kiracu Hukuku Tahliye Davaları / Tahliye Davaları Hakkında
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 11:45 am tarafından DARK

» KİRA KONTRATI NASIL OLMALI?
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 11:44 am tarafından DARK

» TAHLİYE DAVALARI
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyC.tesi Ekim 23, 2010 11:41 am tarafından DARK

» Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyCuma Ekim 22, 2010 7:19 pm tarafından DARK

» Punk İdeolojisi
Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü EmptyCuma Ekim 22, 2010 7:18 pm tarafından DARK

Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
Ortaklar
bedava forum

Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü

Aşağa gitmek

Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü Empty Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü

Mesaj tarafından DARK Cuma Ekim 22, 2010 7:19 pm

Devlet(ler)in koruyucu ve kollayıcı gücü

Ordu bir sınıfın egemenlik biçimi olan devletin koruyucu ve kollayıcı gücü olarak ortaya çıkmış ve her toplumda kendine özgü bir nitelik kazanmıştır.


“Devlet, yalnız mahmuzlar ve çizmelerle yönetilir” -N. Bonapart

Militarizm, devlet ve toplum hayatında askeriyenin egemen olması, ulusal ve sınıfsal mücadelelerin ezilmesi için ordunun gücünün ve etkisinin artırılması, devletin bir tür askerileştirilmesi şeklinde tanımlanabilir.
Militarizm sözcüğü ilk defa 1850’li yıllarında Fransa’da askeri bir darbe yapan Üçüncü Napolyon’un (Luis Bonapart, Büyük Napolyo’nun yeğeni) askeri diktatörlüğünü karakterize etmek için kullanıldı. Bonapartizm olarak nitelenen bu darbe, Roma İmparatorluğu’nda Sezar dönemine göndermeler yapılarak teorileştirildi. Bonapartizm sonraki yıllarda ordunun devleti ve toplumu yukarıdan aşağıya doğru yeniden düzenleme fonksiyonuyla ilgili olarak tanımlandı.
Fransız devriminin bütün politik kazanımlarını birer birer yok eden Napolyon Bonapartın’ın (1762-1821) bazı sözleri militarizmin mantığı konusunda önemli ipuçları vermektedir. Napolyon’un militarist kesimler arasında bugün hala önemini koruyan şu sözleri önemlidir: “Eninde sonunda devleti yönetmek için asker olmalıdır. Devlet, yalnız mahmuzlar ve çizmelerle yönetilir... Ben kan döktüm, belki daha da dökeceğim, ama öfkelenmeden ve sadece kan almanın politika hekimliğinde yeri olduğu için... Bir devleti yönetmek için bir sürü yargıç, bir sürü jandarma, bir sürü asker ve bir hayli de para ister”.
Ordu bir sınıfın egemenlik biçimi olan devletin koruyucu ve kollayıcı gücü olarak ortaya çıkmış ve her toplumun kendine özgü bir nitelik kazanmıştır. Aynı şekilde bu tarihsel sürece uygun olarak savaş araç ve gereçleri de gelişmiş, süreç içerisinde “okun yerini mermi”, “kanonun yerini gemi”, “atın yerini uçak”, “at arabasının yerini tank”, “ateşin yerini bomba ve füze” almıştır.
Bugünün savaş sanayi de Antik Çağ’ın demir ve Tunç sanayinin yerini almıştır. Savaş sanatı, bilimin gelişmesinde önemli bir yer tutmuş, fakat gelişen bilim de daima askerlikte kullanılmıştır. Denilebilir ki, birçok bilimsel buluş önce askerlik sanatı çerçevesinde olmuş ve kullanılmıştır...
Militarizm sömürüye dayalı toplumlarda görülmekle birlikte, esas olarak kapitalist toplumda belirgin bir nitelik kazandı. Militarizm en keskin çizgileriyle Birinci ve İkinci Dünya Savaş’ında görülmüştür. Günümüzde de başta ABD olmak üzere, bütün emperyalist ülkeler ile onların müttefiki olan ülkelerde etkilidir.
Kapitalizmin emperyalist aşamasında silah üretimine pazar açmak için savaşlar çıkarılır ve sürdürülür. Savaş sanayi ile yaratılan ikame piyasası, ağır sanayi ürünlerinin devlet tarafından satın alınması için yaratılmış yeni bir satın alma gücüdür. Bu nedenle silahlanma, büyük kapitalist tekellerin anamallarını değerlendirmek için yapılmaktadır.
Kapitalist sistemde savaş ekonomisi amaç ve araç olarak iki yanlıdır. Savaş ekonomisinde savaş, amaç olarak çıkarılır ve savaş sanayi dışındaki tüketim kısıtlanır. İkinci Dünya Savaşı’nda Nazi Almanya’sında “tereyağı yerine tank sloganı” ile bu dile getirilmiştir.
Savaş sanayi, yıllık cirosu ile dünyanın birinci sektörüdür. Militarist ülkelerde savaş sanayine yapılan yatırımlar eğitim ve sağlık gibi insanların en temel gereksinimleri olan sektörlerden 10 kat daha fazladır. Bu pay, militarist devletlerin yıllık bütçelerinde ve resmi verilere göre % 25-35 arasında muazzam oranlar tutmaktadır. Savaş ekonomisinin belli bir anlamda kurucusu İngiliz ekonomisti Keynes olmuştur. Keynes, “kapitalist ekonominin durgunluğu, yerini, sürekli bir savaş ekonomisine bırakmalıdır” demiştir. Lenin ise, “Savaş ekonomisi, kapitalist üretim sisteminin kendi çöküş evresinde bulduğu temel ikame politikalarını temsil eder” demiştir. Lenin daha 1917’de emperyalizmin sadece tekelci kapitalizmle kalamayacağını zamanla tekelci devlet kapitalizmine dönüşeceğini ve bu sürecinde dünyanın yeniden paylaşımına yol açacağını yazmıştır. İkinci dünya Savaşı onun bu görüşünü doğrulamıştır.
DARK
DARK
Admin
Admin

Cinsiyet : Erkek
Mesaj Sayısı : 204
Rep Puanı : 556
Kayıt tarihi : 19/10/10
Yaş : 27
Nerden : İzmir

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz